Serotonerjik Sendrom: Serotonin sendromu farklı mekanizmalarla serotonerjik aktiviteyi artıran ilaçların tek başına aşırı dozda veya birlikte kullanımı sonucunda, santral sinir sisteminde artmış serotonerjik aktiviteye bağlı olarak beyin sapı ve spinal kordda serotonin reseptörlerinde duyarlılığın artması nedeniyle ortaya çıkan toksik bir durumdur.
(Serotoninerjik Sendrom, Serotonin Sendromu)

Central Nervous System: merkezi sinir sistemi
(CNS, Merkezi Sinir Sistemi, MSS, Santral Sinir Sistemi)

Beyin Sapı: Mesencephalon, Pons ve Medulla oblongata bölümlerinden oluşan ve yapısal olarak medulla spinalis olarak devam eden beyin alt kısmı.
(Truncus Cerebri, Beyinsapı, Truncus Serebri, Trunkus Serebri)

Medulla Spinalis: Omurların oluşturduğu kanal içerisinde yer alan, orta kısmında ependim hücrelerinin dışında boz veya gri madde ve dış kısmında ise ak maddenin bulunduğu kordon biçiminde merkez
(Omurilik, Spinal Cord, Spinal Kord, Omirilik)

toksik: ağulu, zehirli

Serotonerjik Sendrom: Serotonin sendromu farklı mekanizmalarla serotonerjik aktiviteyi artıran ilaçların tek başına aşırı dozda veya birlikte kullanımı sonucunda, santral sinir sisteminde artmış serotonerjik aktiviteye bağlı olarak beyin sapı ve spinal kordda serotonin reseptörlerinde duyarlılığın artması nedeniyle ortaya çıkan toksik bir durumdur.
(Serotoninerjik Sendrom, Serotonin Sendromu)

akatizi: Huzursuzluk, yerinde duramamaya neden olan antipsikotik kullanımına bağlı gelişen ikincil kas gerginliği durumu; uzun süre oturur pozisyonda kalamama
(Acathisia, Akathisia)

ajitasyon: 1. ruhsal gerilimin yarattığı aşırı huzursuzluk nedeniyle sürekli hareket etme;
2. anksiyeteye bağlı olarak kasların dinlenememesi, titreme; sarsılma; silkinme hareketleri.
(Agitation)

Rijidite: Pasif harekete karşı sürekli bir direnç bulunması
(Rigidity)

Nöbet: Beyinde gerçekleşen ani elektrik aktivitesi patlamasının bir sonucu olarak, beyindeki mesajların geçici olarak durmasına ya da karışmasına neden olan, nöbet türü ile değişkenlik göstermekle birlikte kas seğirmesini, konvülsiyonları, bellek kaybını, göz seğirmesini, kas sertleşmesini veya gevşemesini, boş bakışları ve bilinç kaybını içerebilen durum.
(İktus)

Koma: Dış uyarılara hiçbir cevabın alınamadığı derin şuur kaybı hali.

(Coma)

Serotonerjik Sendrom: Serotonin sendromu farklı mekanizmalarla serotonerjik aktiviteyi artıran ilaçların tek başına aşırı dozda veya birlikte kullanımı sonucunda, santral sinir sisteminde artmış serotonerjik aktiviteye bağlı olarak beyin sapı ve spinal kordda serotonin reseptörlerinde duyarlılığın artması nedeniyle ortaya çıkan toksik bir durumdur.
(Serotoninerjik Sendrom, Serotonin Sendromu)

Opioid: Opiumdan yapılmayan ama opiyatlara benzer etki gösteren ilaçlar

Analjezik: (f) ağrı dindirici ilaç
(Ağrı Kesici, Analgesic, Pain Killer)

Antibiyotik: Mikroorganizmalar tarafından üretilen ya da sentetik olarak elde edilen, diğer mikroorganizmalar üzerinde gelişmeyi durdurucu ya da öldürücü etki yapan  bileşikler.

antiemetik: kusmakeser

Serotonerjik Sendrom: Serotonin sendromu farklı mekanizmalarla serotonerjik aktiviteyi artıran ilaçların tek başına aşırı dozda veya birlikte kullanımı sonucunda, santral sinir sisteminde artmış serotonerjik aktiviteye bağlı olarak beyin sapı ve spinal kordda serotonin reseptörlerinde duyarlılığın artması nedeniyle ortaya çıkan toksik bir durumdur.
(Serotoninerjik Sendrom, Serotonin Sendromu)

reseptör: alıcı, almaç

Central Nervous System: merkezi sinir sistemi
(CNS, Merkezi Sinir Sistemi, MSS, Santral Sinir Sistemi)

intestinal: bağırsağa ait

motilite: devingenlik

uterus: (anat) rahim

kontraksiyon: kasılma

regülasyon: düzenleme, ayarlama

Serotonerjik Sendrom: Serotonin sendromu farklı mekanizmalarla serotonerjik aktiviteyi artıran ilaçların tek başına aşırı dozda veya birlikte kullanımı sonucunda, santral sinir sisteminde artmış serotonerjik aktiviteye bağlı olarak beyin sapı ve spinal kordda serotonin reseptörlerinde duyarlılığın artması nedeniyle ortaya çıkan toksik bir durumdur.
(Serotoninerjik Sendrom, Serotonin Sendromu)

vital: yaşamsal

sedasyon: yatıştırma, sakinleştirme, anestezi ile derin uykuya geçme

Antagonist: zıt etkili, aksi yönde etkili

semptom: belirti